Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
mode discontinu
ki böylece/dolayısıyla
uluslararası mobil telekomünikasyon 2000
cevaplandırmak
(bir şeye/yere) girmek
Geçmiş
Cümleler
"(bir şeye/yere) girmek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) girmek
move in (to something)
f.
2
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) girmek
come into (something or some place)
f.
"(bir şeye/yere) girmek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
kayıp (bir şeye/yere) girmek
slide into (something)
f.
2
Öbek Fiiller
grupça (bir şeye/yere) girmek
troop into (something or some place)
f.
3
Öbek Fiiller
topluca (bir şeye/yere) girmek
troop into (something or some place)
f.
4
Öbek Fiiller
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek
troop into (something or some place)
f.
5
Öbek Fiiller
topluluk halinde (bir şeye/yere) girmek
troop into (something or some place)
f.
6
Öbek Fiiller
grupça (bir şeye/yere) girmek
troop in (something or some place)
f.
7
Öbek Fiiller
topluca (bir şeye/yere) girmek
troop in (something or some place)
f.
8
Öbek Fiiller
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek
troop in (something or some place)
f.
9
Öbek Fiiller
topluluk halinde (bir şeye/yere) girmek
troop in (something or some place)
f.
10
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) kıvrılarak girmek
wriggle into (something or some place)
f.
11
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) akın akın girmek
stream into (something or some place)
f.
12
Öbek Fiiller
hızla (bir şeye/yere) girmek
stumble into (something or some place)
f.
13
Öbek Fiiller
heyecanla (bir şeye/yere) girmek
stumble into (something or some place)
f.
14
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) zorla girmek
break in (to something or some place)
f.
15
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) izinsiz girmek
break in (to something or some place)
f.
16
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) hırsızlık/suç işlemek amacıyla girmek
break in (to something or some place)
f.
17
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) yasa dışı bir şekilde girmek
break in (to something or some place)
f.
18
Öbek Fiiller
(bir şey) için bir şeye/yere girmek
come in for (something)
f.
19
Öbek Fiiller
(bir şeye/yere) düz/ön ön girmek
head in (to something)
f.
Phrases
20
İfadeler
dar (bir şeye/yere) debelenerek girmek
worm into (something or some place)
f.
21
İfadeler
dar (bir şeye/yere) büzüşerek girmek
worm into (something or some place)
f.
22
İfadeler
(bir şeye/yere) kurnazlıkla girmek
worm into (something or some place)
f.
23
İfadeler
(bir şeye/yere) sinsice girmek
worm into (something or some place)
f.
24
İfadeler
(bir şeye/yere) alavere dalavereyle girmek
worm into (something or some place)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeye/yere) girmek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy